17 Mayıs 2024 Cuma

Amazon işçileri: Birlikte tüm patronların üstesinden gelebiliriz

Amazon bünyesindeki Ceva Lojistik'te DGD-SEN'li oldukları için işten atılan depo işçileri, patronların işçilere dönük baskılarını anlatarak, emek düşmanı uygulamalara karşı örgütlenme çağrısı yaptı. Direnişteki işçiler, "Örgütlenmenin amacı birbirimize destek olabilmek, sahip çıkabilmek. Siz de katılın hep beraber yürüyelim" dedi. 

Amazon bünyesindeki Ceva Lojistik'te işten atma saldırıları ve sendikal hak gasbına karşı Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) öncülüğünde başlayan direniş sürüyor. Direnişteki işçiler Gebze'deki Güzeller Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan Ceva Lojistik depoları önünde iki haftadır patronun emek düşmanı uygulamalarını teşhir ediyor, işçiler ayrıca çalışan işçilere de sesleniyor ve "Bunlardan korkmayın, sendikalı olun, birlikte mücadele edelim" çağrısıyla örgütlenmenin önemine dikkat çekiyor. 

Direniş süresince karşılaştıkları zorluklara boyun eğmeyen, "Amazon'a sendikayı getireceğiz" diyen işçiler ETHA'ya konuştu. "Patronların bize ihtiyacı var" diyen işçiler kamuoyuna dayanışma çağrısı yaptı. 

SÜRGÜN VE MOBBİNGLE İSTİFA DAYATMASI 
3 senedir Ceva Lojistik'in 3 numaralı deposunda çalışan İbrahim Volkan Çolakgil, 3 senenin sonunda sendikalı olduğu için işten çıkarıldığını belirtti. Patronların işten atmadan önce mobbing ve sürgünlerle istifaya zorlandığını kaydeden Çolakgil, çok kez belediye sınırları dışına gönderilmek istendiğini, patronların "Keyfimiz isterse 3 ay orada, 5 ay şurada çalıştırırız" dediğini aktardı. Avukatlarla sürgün kararına yaptığı itiraz sonucu patronların kendini belediye sınırları içerisindeki bir depoda çalıştırmak zorunda kaldığını ancak sürgün dayatmasına devam ettiğini ifade eden Çolakgil, son olarak itiraz süreci tamamlanmadan işten çıkarıldığını anlattı. Gece vardiyasında çalışan Çolakgil, işten çıkışı sonrası yöneticilerin kendisini ibraname imzalatmak için saatlerce depo içerisinde tuttuğunu, iş çıkışı verildikten sonra ise depoya girişinin yasaklandığını dile getirdi.

PATRON: BEĞENMİYORSANIZ KAPI ORADA
"İçeride her türlü usulsüzlük, her türlü yolsuzluk dönüyor" diyen Çolakgil, işçilere daha fazla çalışmaları ve haklarını talep etmemeleri için ağır mobbing uygulandığını, hakaret edildiğini ve yalan tutanaklar tutulduğunu kaydetti. Devamsızlık primi almaları gerekirken tutulan yalan tutanaklarla primlerinin engellendiğini belirten Çolakgil, raporlu işçilerin bile devamsız sayıldığını, primlerinin kesildiğini vurguladı.

Çalışma ortamının kötülüğüne de dikkat çeken Çolakgil, yemekhanedeki yemeklerin yenmeyecek durumda olduğunu, yemeklerden sürekli böcek ve kıl çıktığını söyledi. Bunları fotoğraflayıp yönetimle paylaştıklarında, patronların "Beğenmiyorsanız kapı orada" dediğini dile getiren Çolakgil, şöyle devam etti: "İşyerindeki üst yöneticiler, kocabaşlar alt yöneticilere baskı uyguluyor, alt yöneticiler de bize. Ezilen ve üzülen her türlü işçi oluyor. Biz bu durumları paylaştık, bizi ezmemelerini, bizim de insan olduğumuzu söyledik ama bizi hiçbir türlü kale almadılar. Bizi tazminatsız ya da daha az tazminat vererek kovmak için kağıt imzalatmak istediler. Dava süreçlerini engellemek için az miktarda tazminat vererek davayı zora sokmamızı istediler."

ÇOLAKGİL: İŞÇİ İŞÇİYİ KORUR, PATRON İŞÇİYİ KORUMAZ
Amazon bünyesindeki pek çok fabrikada depo işçilerinin hakları için direndiğine dikkat çeken Çolakgil, "Dünyanın her yerinde insanları köleleştirmek için adımlar atıyorlar" dedi. Amazon'un dünya çapındaki pek çok fabrikasında işçilerin örgütlendiğini ve hakları için direndiğini vurgulayan Çolakgil, kendilerinin de direnen bütün işçiler için, gelecekleri ve hakları için direndiğini belirtti. Çolakgil, şöyle devam etti: "İşçi işçiyi korur, patron işçiyi korumaz. Patron patronu korur. O yüzden biz işçiler ne kadar birlik olursak direnişimiz de o kadar güçlü, sesimiz o kadar gür olur. Tek tek olduğumuz zaman kırılmalarımız çok çabuk olabilir ama bir araya geldiğimiz zaman hepsinin üstesinden gelebileceğimize inanıyoruz. Biz patronlara muhtaç değiliz, patronlar bize muhtaç."

YILDIZTAŞ: 3 KURUŞ PARAYLA 5 KURUŞLUK İŞ YAPTIRMAYA ÇALIŞIYORLARDI
Bir buçuk senedir Ceva Lojistik'te çalışan Fatma Yıldıztaş, sendikalı olduğu için işten atıldı. Engelli kadrosundan işe girdiği için patronların en başta kendisini işten atmak istemediğini ifade eden Yıldıztaş, baskı ve mobbingle istifaya zorlandığını anlattı. "Abartmıyorum, her gün evime ağlayarak gittiğimi biliyorum" diyen Yıldıztaş, patron ve yöneticilerin kendilerine her türlü hakareti ettiğini kaydetti. Özellikle Amazon'un kampanya dönemlerinde kendilerine yüksek performans dayatması yapılırken üst düzey yöneticilerin fabrikada bile durmadığını dile getiren Yıldıztaş, "3 kuruş parayla 5 kuruşluk iş yaptırmaya çalışıyorlardı. Bizim içeride sırtımızdan ter inerken bir de o kadar yoğunluğa rağmen kalkıp psikolojik baskı uyguluyorlardı" dedi. 

Kampanya döneminde normalde saat 13.00'da molaya çıkmaları gerekirken saat 16.00'a kadar aralıksız çalıştıklarını aktaran Yıldıztaş, yöneticilerin yemeğe veya molaya çıkmalarına hiçbir şekilde izin vermediğini vurguladı. "Çocuklarım var işe ihtiyacım var. Çalışmak zorundayım" diyen Yıldıztaş, bu nedenle baskı ve mobbinge dayanmaya çalıştığını ancak kampanya dönemlerinden sonra da mobbingin katlanarak sürdüğünü dile getirdi.

'ÖRGÜTLENMENİN AMACI BİRBİRİMİZE SAHİP ÇIKMAK'
Son olarak başka bir projeye gönderilmek istendiğini ve sürgün dayatıldığını söyleyen Yıldıztaş, "Zaten projeye gönderme amaçları da, bizim kabul etmeyeceğimizi biliyorlardı. 'Bunlar gitmez, gitse de yapamaz. Nasıl olsa gittiği yere alışamayacak kendi istifasını verecek' diye düşündüler. Biz de bunu kabul etmediğimizden dolayı çıkışımızı verdiler" dedi. İşten çıkışı verildiğinde kendisine haklarını aldığı yönünde beyan ve imza vermesi için baskı uygulandığını dile getiren Yıldıztaş, patronların "Zaten depoya girişin yasaklandı. Yarından itibaren iki gün daha gelmemen yeterli. Zaten biz senin çıkışını yaparız, senin yerine de imza atarız" dediğini aktardı.

Herkesin sendikalı olması çağrısında bulunan Yıldıztaş, şöyle devam etti: "Sessiz kaldığımız için bunlar başımıza geliyor. Keşke daha önce örgütlenseydik. Örgütlenmenin amacı birbirimize destek olabilmek, sahip çıkabilmek. Siz de katılın hep beraber yürüyelim."